Ulusal ve uluslararası yarışmaları, galaları, dünya festivallerinde öne çıkan filmleri ve William Friedkin retrospektifiyle 42’inci İstanbul Film Festivali 200’den fazla filme yer veriyor. Heyula seçkisi, ulusal/uluslarası belgeseller ve özel gösterimleri inceledik. Sanatçıları anlatan, sanat gündemine dokunan ya da güncel sanat dünyasından tanıdığımız isimlerin çektiği filmlerden bir seçki oluşturduk.
Kim Mihri
Yönetmen: Berna Gençalp
Ömrünün büyük bir kısmını yurt dışında geçirdiği için Türkiye sanat tarihi yazımında arka planda kalan Mihri’yi son yıllarda keşfedebiliyoruz. 2019 yılında Salt Galata’da Mihri: Modern Zamanların Göçebe Ressamı isimli sergiyle arşiv görüntüleri, gazete haberleri ve seçili eserlerini görme fırsatı edindiğimiz Mihri’nin hayatı bu sefer belgesel olarak karşımıza çıkıyor. Mihri’nin 19. yüzyılın sonunda Osmanlı dönemi İstanbul’unda başlayıp Roma, Paris ve New York’a uzanan hayatını ortaya çıkarmak üzere, “Kim Mihri?” sorusundan yola çıkan yönetmen, arşivden belgeler ve görüntülerin yanı sıra canlandırma tekniğiyle üretilen görüntülere yer veriyor.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Turkish Delight
Yönetmen: Pınar Öğrenci
Güncel sanat alanında video, performans ve enstalasyon çalışmalarıyla tanıdığımız Pınar Öğrenci yeni belgesel filmiyle karşımıza çıkıyor. Turkish Delight, ülkemiz mutfak kültürünün en önemli sembollerinden biri olan lokumun, Anadolu’nun batısından Yunanistan’ın Siros Adası’na uzanan üretim hikâyesini odaklanıyor. Anadolu ve adalardan gelen Rum mültecilerin emeğiyle inşa edilen Siros Adası’nın hikâyesinden bir bölümün anlatıldığı film de Kurtuluş Savaşı sırasında İzmir ve İstanbul’dan kaçarak Siros Adası’na sığınan iki Rum ailenin zorla yerinden edilme hikâyesini farklı kuşaklardan gelen iki çiftin hayatta kalma hikâyesiyle bir araya getiriyor.
Pınar Öğrenci’nin ilk belgesel filmi “Gurbet Artık Bir Ev” üzerine 2021 yılında gerçekleştirdiğimiz söyleşiyi bağlantıdan okuyabilirsiniz.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Fatma’dan Sonra 40 Yıl
Yönetmen: Sezer Ağgez
Arşiv niteliğindeki belgeselleriyle tanıdığımız ve 2004’de kaybettiğimiz yönetmen Suha Arın, 1979’da çektiği Tahtacı Fatma belgeselinden sonra bölgenin güncel halini de kaydetmek ister. Ancak bunu gerçekleştiremeden vefat eder. “Arın’a bu topluluğu merak ettiren neydi?” sorusundan hareketle yola çıkan Fatma’dan Sonra 40 Yıl, Tahtacıları 40 yıl sonra aynı yerinde, Tahtacı Fatma filminde görev almış belgeselcilerle gözlemliyor ve geçen bunca yılın ardından yaşadıkları değişimi gözler önüne seriyor.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Super-8 Yılları
Yönetmen: Annie Ernaux, David Ernaux-Briot
Babamın Yeri, Bir Kadın, The Possession, Seneler ve Kürtaj kitaplarının yazarı, 2022 Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi Annie Ernaux’un yazarlığa adım atmadan önce çekilmiş 8 mm hatıra filmlerinden oluşan bu filmin yönetmen koltuğunda oğlu David Ernaux-Briot yer alıyor. Super-8 Yılları, prömiyerini Cannes’da Yönetmenlerin On Beş Günü bölümü kapsamında yapmıştı.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
8 Mart 2020: Bir Günce
Yönetmen: Fırat Yücel
Altyazı dergisinden tanıdığımız Fırat Yücel’in yönettiği, senaryosunu Aylin Kuryel ile birlikte yazdığı film Feminist Gece Yürüyüşü sırasında Taksim Meydanı’na bakan turistik kameraların karanlıkta bıraktıklarına işaret ediyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 7/24 canlı yayın yapan kameralarından İstanbul’u izlediğimiz film, ekran görüntüleri aracılığıyla şehrin pandemi öncesi yapılan son kitlesel eyleminin hafıza kaydını alıyor.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Gidiş O Gidiş
Yönetmen: Sofia Bohdanowicz, Burak Çevik, Blake Williams
Prömiyerini FIDMarseille Film Festivali’nde yapan Gidiş O Gidiş denizaşırı şehirlerde yaşayan üç sanatçı-sinemacının yaptığı görüntülü görüşmelere odaklanıyor. Tuzdan Kaide ve Aidiyet filmlerinden tanıdığımız yönetmen Burak Çevik, filmi şöyle tanımlıyor: “Film hikâyenin kendisiyle değil, o filmi yaparken geçirdiğimiz iki yılla ilgili. 16 mm, 3 boyutlu ve HD Digital formatlarında çekilen, yaratıcıları birbiriyle haberleştikçe anlatısı yön değiştiren; iletişim, yas, kayıp ve kaçınılmaz olarak pandemi hakkında bir film…”
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Sergi
Yönetmen: Mary Helena Clark
Film, video ve enstalasyon çalışmalarıyla ICA London, Whitney Biennial gibi sanat kurumlarında ve Rotterdam, New York, Hong Kong gibi film festivallerinde yer alan sanatçı Mary Helena Clark bu filminde bir galerinin odaları ve arşivler arasında dolaşıyor. Bir kadın Berlin Duvarı’yla evleniyor, protesto ve özlem eylemi olarak bir Velásquez tablosunu bıçaklıyor, kendini kapı tokmağı ilan ediyor ve Klein şişesinin erotizmini araştırıyor.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Ve Kral dedi ki: Ne Harika Bir Makine
Yönetmen: Axel Danielson, Maximilien Van Aertryck
Dünya prömiyerini Sundance Film Festival’inde Dünya Sineması Belgesel Yarışması bölümünde yapan bu eğlenceli film Camera Obscura ve Lumière kardeşlerden Youtube ve sosyal medyaya “görüntü”nün izini sürüyor ve yıllar boyunca insan davranışını nasıl etkileyip değiştirdiğini gözlemliyor. Değişen medya kültürü üzerine düşünmeyi sevenler bu filmi listesine eklemeli.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
Hayatın Tüm Acıları ve Güzellikleri
Yönetmen: Laura Poitras
Oscar ödüllü belgeselci Laura Poitras’ın ABD’li fotoğrafçı ve aktivist Nancy Goldin’in hikâyesini anlattığı bu belgesel film tabu yıkan fotoğrafları ve röportajları paralelinde sanatçının opioid krizine karşı şahsen yürüttüğü mücadeleyi gösteriyor. Film, Venedik Film Festivali’nin büyük ödülü Altın Aslan ve Ulusal Eleştiri Kurulu (ABD) Özgür İfade Ödülü gibi önemli iki ödüle de sahip.
Seans bilgileri ve detaylar bağlantıda.
İçerde
Yönetmen: Vasilis Katsoupis
Van Gogh: Sonsuzluğun Kapısında filminde Van Gogh olarak izlediğimiz Willem Dafoe, bu sefer ünlü bir koleksiyoncunun New York’taki çatı katına soygun için giren ve burada mahsur kalan sanat hırsızı Nemo rolünü üstleniyor.
16 Nisan Pazar 21:30 seansına filmi ekibi de katılacak. Detaylar için bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.
Kaçırılmaması gerekenler:
- Metin Erksan’ın çektiği, Hamlet rolünü Fatma Girik’in üstlendiği, 1976 yapımı İntikam Meleği – Kadın Hamlet’i Atlas Post Production tarafından restore edilmiş kopyası özel bir gösterimle izleyicilerle buluşuyor. Detaylar bağlantıda.
- Türk Sinematek Derneği’nin ve İstanbul Film Festivali’nin kurucularından Onat Kutlar’ın hayatı nihayet bir belgesel filmle karşımızda. Film Paris’teki eğitimi sonrası Kutlar’ın İstanbul’da arkadaşlarıyla Sinematek’i kurma sürecine odaklanıyor. Detaylar bağlantıda.
- Türkiye prömiyerini festivalde yapacak olan bu belgesel film, genç bir kadının yönetmen Ömer Kavur’un filmlerindekine benzer bir yolculuğa çıkarsa tüm sıkıntılarının çözüleceğine inanmasıyla çıktığı yolculuğu anlatıyor. Detaylar bağlantıda.
