Ana María Millán’ın animasyon ve video oyunu estetiğine yönelik son çalışmaları, başka dünyalara açılan kapıları aralıyor. Sanatçı bu metinde, pandemi öncesindeki video çalışması olan Trescaras (Üç Surat) üzerine düşüncelerini aktarıyor ve küresel medyanın uzun süredİir yerini sağlamlaştırmış olan koşullarını pandemi sonrası zihin yapılarımız üzerinden irdeliyor. Mevcut ekonomik ve sosyal gerçekliklerin hayal gücüne hareketler, sosyal kontrolleri yıkmak için ekranlar ve uyarlanmış video oyunlarından esinlenmiş hamleleri aracılığıyla liminal alanlar sunuyor. Bu durum bize, iklim acil durumunun yaşandığı bir dönemde, bu oyunların insanlığın geçmişiyle ve diğer canlı ve cansız varlıklarla yeniden bağlantı kurmak için sanatçı tarafından seçilmiş bir alan olduğunu gösteriyor. Millán’ın oyunlarının iki boyutu olarak, hem sembolik anlamlardan oluşan bir evreni yeniden canlandırmayı hem de gerçekliklerimizi yeniden insanileştirmeyi hayal edebiliriz. Sanatçı bu yazısında bize animasyonlarını tanıtırken, aynı zamanda bize onların görünüşte iyi niyetli olarak adlandırılabilecek başlangıç oluşumlarından, Kolombiya, Avrupa ve ABD’yi de içine alan bir ihtimaller cehennemine çevirerek nasıl bir güce dönüşebileceklerine dair rehberlik ediyor.
Dijital iletişim ve tezahürleri, anlık mesajlaşmadan bilginin bilgilendirme ya da kasıtlı yanlış bilgilendirme için değiştirilmesine kadar, bireysel inanç sistemlerinin saflığını himayesi altına alan yankı odaları yarattı. Bu izolasyon canavarı, fiziksel ve entelektüel alanda, hem tarihteki hem de günümüzdeki faşist ve totaliter rejimlere daima güç verdi. Bu durum hem kendi aramızda hem de kendi içimizde yaratılmaya devam etmekte ve acilen farkına varılıp harekete geçilmesi gerekmektedir. Bizler, tıpkı oyunlar içinde yaratılan dünyalarda olduğu gibi, tarihsel bilgileri alternatif bir alana taşıyan bu araçları ve estetiği yeniden tasarlayabiliriz. Böylece sayısız perspektifin izi sürülebilir, potansiyel gelecekler tahmin edilebilir ve nihayetinde içimizde olan yeni ortak bölgeler tasavvur edilebilir. Bu tür hayaller, içimizdeki canavarlarla ve güvensizlikler, kırılganlıklar ve önyargılar yoluyla tüm insanların içinde var olan yıkıcı güçlerle yüzleşmeyi sağlar. Animasyonun kullanımı, bu iç çalışmayı kabul etmenin, gizli gri bölgelere ışık tutmanın, hafızayı boşaltmanın ve anlatıldığında gerçeğe dönüşebilecek imkânsız hikâyeleri anlatmanın bir yoludur.
Animasyonun kullanımı, bu iç çalışmayı kabul etmenin, gizli gri bölgelere ışık tutmanın, hafızayı boşaltmanın ve anlatıldığında gerçeğe dönüşebilecek imkânsız hikâyeleri anlatmanın bir yoludur.
Duyusal yoksunluk, radyo ve kablolar
Başkalarının Hayatı filmindeki Stasi ajanı meslektaşına şöyle diyor:
Mesela şu adam, Dreyman… 4. tipe giriyor. ‘Histerik bir insan merkezci’. Yalnız başına kalamaz. Sürekli konuşmalı, etrafında arkadaşları olmalı. Bu tipler asla mahkemeye çıkarılmamalı. Yoksa bundan beslenriler. Her şey tutukluluğu sırasında halledilmeli. Süresi belirsiz bir şekilde hücre hapsinde tutulmalı. Bu süre içinde hiç kimseyle iletişim kurmamalı, gardiyanlarla bile. Kendisine en iyi şekilde davranılmalı. Zorlamalar, kötü muameleler, skandallar olmadan. Sonrasında hakkında yazabileceği hiçbir şey olmamalı. 10 ay sonra da birden onu serbest bırakırız. O andan sonra bize sorun çıkarmaz. En iyi kısmının ne olduğunu biliyor musun? Bu şekilde davrandığımız 4. tiptekilerin birçoğu sonrasında bir daha hiç bir şey yazmıyorlar. Resim yapmıyorlar ya da sanatsal başka hiç bir şey… Üstelik bu herhangi bir baskı olmadan gerçekleşiyor, kendiliğinden. Sanki bir hediye gibi…
Hapsetme ve alan kontrolü birer strateji, psikoloji ile kriminoloji ise insanlar ve insan olmayanlar üzerinde kontrolü sürdüren disiplinlerdir. Canavarlar da hapsetme ve kontrol yoluyla her şeyin anlamını yok etmekten sorumludur. Teller ve kablolar ise bunu iletimini sağlarlar.
Cenaze yasağı
Savaşlarda ve salgın hastalıklarda usulüne uygun cenaze törenleri yasaktır. Saul’un Oğlu (yönetmen László Nemes, 2015) filminde, bir toplama kampında hapsedilmiş Yahudi bir adam, ölen bir çocuğa usulüne uygun şekilde bir cenaze töreni yapacak bir haham bulmaya karar verir. Kolombiyalı psikanalist Victor Salamanca, “El hijo de Saúl, El rescate de lo simbólico en el horror totalitario (Saúl’un oğlu, Totaliter dehşette simgeselin kurtarılması)” başlıklı makalesinde filmdeki bu ânın, atılmışlık (abjection) içerisindeki sembolik anlamın gücünü geri kazandırdığını belirtiyor. Hapsetme ve alan kontrolü birer strateji, psikoloji ile kriminoloji ise insanlar ve insan olmayanlar üzerinde kontrolü sürdüren disiplinlerdir. Canavarlar da hapsetme ve kontrol yoluyla her şeyin anlamını yok etmekten sorumludur. Direnmek, insanlıktan çıkmayı reddetmektir. Böylece cenaze töreni ritüellerini hayata geçirmek, dehşet karşısında anlamı yeniden kazanır. Doğayı insan varoluşuyla buluşturan, geçmişi bugüne taşıyan ritüeller, sembolik anlamları yeniden canlandırıyor. Böylesi bir reanimasyon bizi insanlığımıza geri döndürür.
Savaşlarda yapılamayan usulüne uygun cenaze törenleri pandemi sırasında da yasaklıydı, çünkü görünmez bir virüs bizi yönetiyordu. Bir virüs de pekala bir canavar olabilir.
Görünür ve görünmez canavarlar
1950’lerde ve daha sonra 1970’lerde, filmlerde konu alan canavarca böcek istilaları, alternatif yönetim ve devlet örgütlenmesi biçimlerinin tehdidini temsil eden bir metafor olarak kullanıldı.
1990’larda Andres Sandoval Alba ve ben Kolombiya’nın Cali kentindeki ilk kurgu ve animasyon stüdyolarından birini işletiyorduk. Sanat projelerimizi finanse etmek amacıyla kurumlara animasyonlar yaptık. Fransa ve Almanya merkezli birçok büyük farmakoloji şirketi çalışmalarımızı beğendi. Bu şirketler bizden ürünlerini tanıtmak için sempatik canavarlardan animasyonlar yapmamızı istediler. İşçiler ve yönetim arasında empati yaratmak için bunları fabrikalarındaki tanıtım materyallerinde kullandılar. Günümüzde ise kurumsal ilaç reklamları halen, virüsleri ve bakterileri yaşamı tehdit eden öğeler olarak göstermek için animasyonlu canavarlar kullanmaya devam ediyor.
İşlerimde, oyun dünyasının sınırlı alanı içerisinde bu canavarları ve güçlerini kullanıyorum. Bu tür oyunların estetiği ve formatları, şimdiki zamanın geçmişle yeniden bağlantı kurabileceği ve gerçekliğin doğa ve hayal gücüyle yeniden bağlantı kurabileceği ritüellere yeniden hayat vermek için alan açıyor. Video oyunlarını taktiksel olarak kullanmak, kendi insanlığımızın yanı sıra sembolik anlamı da geri kazanmayı mümkün kılıyor. Aramızda canavarlar olabilir ama bizler onların varlığını, alıp götürdükleri anlamı yenilemek için kullanabilir miyiz?
Görsel: Ana María Millán, Trescaras (Üç Surat), 2017-2018. Görsel: Ana María Millán, Trescaras (Üç Surat), 2017-2018.
Çeviri: Erdem Gürsu
Protocinema’nın yeni dijital yayını PROTODISPATCH, sanatçıların kıtalararası kaygıları ele aldığı, kişisel bakış açılarını içeren deneme serilerinden oluşuyor. İngilizce dilinde yayınlanan denemeler Argonotlar ve Protocinema işbirliğiyle önümüzdeki yıl boyunca her ay Türkçe olarak Argonotlar’da kendine yer bularak bu küresel kaygıların Türkiye sanat ortamında da tartışılmasına alan açacak. Protodispatch’in diğer yayın partnerleri, New York’tan Artnet.com ve Bangkok’dan GroundControlth.com