WOW Dünya Kadınlar Festivali İstanbul, ikinci yılını Türkiye ve Birleşik Krallık’tan yedi olağanüstü müzisyenin müzikal işbirliğiyle kutluyor. WOW İstanbul Kolektif konseri 19 Mart Cumartesi günü 17.30’da Müze Gazhane’nin Büyük Sahnesinde.
‘WOW İstanbul Kolektif’, iki genç ve dinamik besteci ve icracı tarafından bir araya getirildi; İstanbul’dan yetenekli şarkıcı-şarkı yazarı Deniz Taşar ve Londra’dan harika saksafoncu Camilla George birlikte çalışarak kadınlardan oluşan bu güçlü topluluğu oluşturdu.
Elif Cemal (İstanbul) ve Pelin Opçin (Londra) tarafından koordine edilen WOW İstanbul Kolektif’te yer alan müzisyenler Flo Moore, Meriç Dönük, Romarna Campbell, Sarah Tandy ve Yasemin Özler.
Orijinal eserler ve tanıdık ezgilerden Afrika-Karayip ritimlerine ve Türk folk şarkılarına kadar iki coğrafya ve ötesinden özenle seçilmiş parçaların yeni düzenlemelerini ve zengin bir repertuvarı seslendirecek, yetenekli müzisyenlerden oluşan bu eşsiz topluluk karşısında büyülenmeye hazır olun.
WOW İstanbul Kolektif’te yer alan sanatçılara göz atalım
Deniz Taşar
“Projeyi duyduğum andan beri içimde çarklar dönüyor ve bu, konser bitene kadar durmayacak. Zaten büyük zevk aldığım performanslara yaratıcılık, düşünce, tasarı ve üretim kalemleri de girdiğinde müzik ve sanat deneyimleri benim için muhteşem bir hal alıyor. Böylelikle daha boyutlu, daha bütüncül yaklaşabiliyorum sürece. Dünya Kadınları Festivali biz kadınlara sağladığı görünürlükle ve bizi bir araya getirmesiyle zaten oldukça etkileyici. Buna bir de uluslarası boyut eklendiğinde yani aynı mesleği, aynı hayali paylaştığımız Londralı müzisyenlerle bizi buluşturduğunda, müziğin evrenselliğini daha da güçlü şekilde hissedebiliyoruz. Festival şimdiden hayatıma birbirinden değerli altı kadın müzisyen soktu. Birlikte fikir alışverişi yapmaktan, müziklerini dinlemekten keyif ve ilham aldığım altı kadın. Sahnede birlikte çalmak için sabırsızlanıyorum. Böyle bir projeye ‘ses’ veriyor olmak harika bir mutluluk ve bu grubu bir araya getirip müzik direktörlüğünü Camilla’yla üstlenmemiz için bize güvenmeleri çok gurur verici. Neden ödün vermeden kendi müziğinin peşinden gittiğini yeniden hatırlatan, hayal kurmaya motive eden, heyecan verici bu sürecin kutlamasında görüşmek üzere.”
2013 yılında Nardis Genç Caz Vokal Yarışması’nda birincilik ve Akbank JAmZZ’de En İyi Yorum ödüllerinin sahibi olarak Estonya’daki Nomme Caz Festivali’nin düzenlediği Uluslararası Genç Caz Vokal Yarışması’nda Türkiye’yi temsil etme hakkını kazandı ve Venedik Caz Festivali kapsamında sahne aldı. Türkiye ve yurt dışında festivallerde yer alan Taşar, 2016’da ilk albümü Uykuda Bir Bulut’u ve bas gitarist Şentürk Öztaş ile birlikte Songs From A Breeze’in Chapter One albümünü yayımladı.
Michael League, Gilad Atzmon, SowetoKinch, Oran Etkin gibi isimlerin yanı sıra Türkiye caz sahnesinden birçok usta ve genç müzisyenle çeşitli projelerde çalıştı. Deniz Taşar, ikinci solo albümü Pişman Olunmayan Dünler’i 2021’de çıkardı. İKSV Alt Kat ve İstanbul Caz Festivali işbirliğiyle çocuklara yönelik YouTube serisi Deniz Taşar’la Müziğe Yolculuk’u yazıp sunan Taşar’ın en güncel projesi Pişman Olunmayan Dünler podcasti ise yayınlanmaya devam ediyor.
Camilla George
Nijerya, Eket’te doğan Camilla, 11 yaşında saksafon çalmaya başladı. Caz Performansı Yüksek Lisansını tamamladığı Trinity College of Music’te Jean Toussaint, Julian Siegal ve Martin Speake gibi birçok caz ustası ile çalıştı. 2011’de Archer Üstün Performans Bursu ile ödüllendirildi. 2009 yılında ödüllü grup Jazz Jamaica’ya katıldı. 2013 yılında Caz Performansı dalında MOBO ödülüne aday gösterilen grup halen dünyanın her yerinde performanslarına devam ediyor. Camilla, 2014 yılında ilk albümü “Isang”ı, 2018’de devam albümü “The People Could Fly”ı yayımladı. Afrofütürizm, hip hop ve cazın bir karışımını sunan müziğinin politik bir duruşu var ve Afrika tarihi, özellikle kölelik ile güçlü bir bağa sahip.
Camilla, 2017 ve 2018’de En İyi Caz Sanatçısı dalında Urban Music Award, 2019’da En İyi Enstrümanist dalında Jazz FM Award adayı oldu. Momentum Ödülü (PPL) ile desteklenen üçüncü stüdyo albümü Ibio Ibio, Nijerya’nın güney doğu kıyısında yaşayan Ibibio halkına bir saygı duruşu niteliğinde.
Londra’daki Kraliyet Müzik Akademisi’nden mezun olan Flo Moore, Jason Rebello (Sting), Pete King, Perico Sambeat, Bobby Watson, Gene Calderazzo, Zoe Rahman, Paul Booth, Albert Sanz, Henry Lowther, Paul Clarvis, David McAlmont ve Judi Jackson gibi birçok tanınmış sanatçıyla sahne aldı. Royal Albert Hall, The North Sea Jazz Festival, The Royal Festival Hall, The Queen Elizabeth Hall, Sage Gateshead ve National Concert Hall Dublin gibi mekanlarda çaldı. Frank Gambale (Chick Corea), Chad Wackerman (Frank Zappa, Allan Holdsworth) ve Barry Finnerty (Miles Davis, Brecker Brothers) ile birlikte şarkılar kaydetti ve Grammy ödüllü yapımcı Jason Miles (Chaka Khan, Miles Davis) ile, birinde efsanevi gitarist Dean Brown’ın da yer aldığı iki albümde çalıştı.
Flo’nun şu anki canlı projeleri arasında Jordan Rakei, Kansas Smitty’s, Benjamin Croft, Hourglass: The Music of James Taylor, Tom Ridout Quintet + No Excuses grubu, Gareth Lockrane’in yer aldığı Loire Funk Project, the Barry Green Sextet, the Tristan Mailliot Quartet ve Jeremy Sassoon’un MOJO grubu bulunuyor. Moore, geçmişte ödüllü gruplar Ezra Collective ve Nerija ile Kenny Wheeler Ödüllü Tom Barford Quintet ve Ben Cox Band üyesiydi.
Romarna Campbell
Romarna’nın hikayesi davul ile başlıyor. Bu heyecan verici davulcu, yapımcı ve bestecinin göçebe ruhu, caz ve hip hop’la harmanlanmış müziğinde yaşıyor. Sınırsız enerjisi, ırkçılığa karşı güçlü bir ses hamlesi olan “Inherently Political”da duyulabilir. Bağımsız olarak yayımlanan ilk albümü “25 Songs For My 25th Birthday” Soweto Kinch, Tomeka Reid, Sumi Tonooka ve Lady Sanity’yi ağırlıyor ve bizi yankılanan frekanslar ve bilinçli titreşimlerle dolu dünyasının daha derinlerine götürüyor.
Berklee College of Music, Tomorrow’s Warriors ve Notebenders ile sanatını geliştiren Romarna, devlerin omuzlarında duruyor ve kendine ait bir yol çizerken manzaradan ilham alıyor.
Meriç Dönük 
Yasemin Özler
Meriç Dönük
Arpist Meriç Dönük, yirmiye yakın ülkedeki müzik yarışmalarında Türkiye’yi temsil etti ve ödüller kazandı. 2011’de Şirin Pancaroğlu ile birlikte, Kalan Müzik etiketiyle yayımlanan “Elişi” albümünü çıkardı ve türkülerin arpla icra edildiği albümün düzenlemelerinde rol aldı. Geleneksel müziklerimizden örnekler ve arp için yazılmış yeni bestelerden oluşan ilk solo albümü “Mahfuz”, 2016’da yayımlandı.
2014’te Ortak İdealler Derneği Meridyen Programı’na katılarak “Yetkinin Ötesinde Liderlik” eğitimleri alan Meriç Dönük, yüksek lisans eğitimini İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Türk Müziği programında tamamladı. Yıldız Teknik Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Doktora Programı öğrencisi olan ve Okan Üniversitesi Konservatuvarı’nda Müzik Teorisi dersleri veren Dönük, 2007’de kurulan Arp Sanatı Derneği’nde çeşitli idari görevlerde bulundu.
Yasemin Özler
11 yaşında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nın viyolonsel bölümüne giren Yasemin Özler, 2008’de klasik müzik eğitimini tamamladıktan sonra farklı müzik türlerine olan ilgisini sürdürerek çeşitli müzik grubu ve pop sanatçılarının sahne ve albüm kayıtlarında yer almaya başladı. Vokal ve synthesizer gibi farklı alanlara olan ilgisi, bestecilik ve aranjörlük çalışmalarıyla devam etti. Simge Sağın, Kenan Doğulu, Ceylan Ertem gibi sanatçılarla sahne alan Özler, Redd, Nada, Evrencan Gündüz, Lara di Lara, In Hoodies, Ayyuka, İdil Meşe, Ah! Kosmos, On Your Horizon, Eskiz, Bir Gün Bir Adam, Direc-t gibi birbirinden farklı tarzlara sahip pek çok müzik grubunun da sahne ve albümlerinde performans ve yaylı düzenlemeleriyle yer aldı.
Gökalp Gönen’in 2019 yapımı kısa filmi ‘Avarya’ için Ozan Çanak ile yaptıkları müzik, iki uluslararası festivalden En İyi Müzik Ödülü kazandı. Çalıştığı sanatçılarla yurtiçi ve yurtdışında pek çok festivalde sahne alan Özler, şimdilerde çeşitli genç sanatçıların prodüksiyonları ve kendi ilk albümü üzerine çalışmalarına devam ediyor.
Sarah Tandy
Piyanoya çocuk yaşta başlayan piyanist Sarah Tandy, hem edebiyat hem de müziğe düşkün. Dört yaşında klasik piyano çalışmaya başlayan Tandy, konservatuardan ayrıldıktan sonra İngilizce eğitimi aldı ve caza olan ilgisini keşfetti. Kendi kendine caz piyano öğrendikten sonra Londra’ya geri döndü ve mümkün olduğunca çok konser vermeye çalıştı. 2019’da ilk albümü ‘Infection in the Sentence’ı yayımlayan Tandy, 2021’de ‘idontwannabeyou’ single’ını çıkardı. Tandy, müziğin yanı sıra edebiyata olan ilgisini h^lâ sürdürüyor.
